Gün geçtikçe bulut bilişim, yeni nesil dijital çözümler için olmazsa olmaz bir araç haline gelmektedir. Bu alanda ilerleyen birçok kuruluş, stratejilerini bulut yeteneklerini güçlendirmek ve entegre çözümlerin geleceğine hazırlanmak için, yapay zeka, makine öğrenimi, nesnelerin interneti, “edge computing” gibi birçok teknolojiye yönelmektedir. Tam bu noktada, bu alanlarda geliştirmeler yapan kuruluşların farklı amaçlar, gereksinimler için giderek daha farklı bulut çözümlerine yöneldiğini, dolayısıyla da konusunda uzman sağlayıcılar ile aynı anda çalışma eğiliminde olmaya başladıklarını gözlemlemekteyiz.
Son günlerde gittikçe artan sayıda bu çoklu bulut stratejisine, yani birden fazla ‘birincil’ buluta sahip olma ihtiyacına ve bunun faydalarına yönelik sorular ile sıkça karşılaşıyoruz. Doğru iş için doğru buluta sahip olmanın farklı yönleri var; öncelikle her bulut, her bir iş yüküne, her bir uygulamanın taşınmasına uygun değil. İkincisi ise elinizde bulut seçeneklerinin olmasının teknolojik, güvenlik, veri bağımsızlığı ve ekonomik (temel fiyat + performans) açısından birçok avantajı var.
Bunun yani sıra bulut teknolojileri ile ileryen birçok kuruluş tek bir sağlayıcıya olan bağımlılığı da kırmak adına farklı bulut sağlayıcılar ile de çalışmayı tercih edebiliyor. Şu anki bulut mimarisinde şirketler tek bir tedarikçiye bağlı kalıp diğer bulut çözümlerinin avantajlarından mahrum kalmak istemiyor.
Üstelik, yönetmelikler, regülasyonlar, uyum, verilerin iletilmesinde yaşanan gecikmeler ve bant genişliği gibi sorunları da göz önüne aldığımızda, yoğun olarak erişilen verileri yerel özel bulutlarda saklamak da etkili sonuçlar verebiliyor. Çoklu bulut, farklı iş yükleri için esnek ortamlar anlamına geliyor.
Çoklu bulut bilişim kararları genellikle üç hususa dayanıyor:
Çoklu bulut Oracle’in bulut stratejilerinin de başında gelmektedir. Artık dünyanın hem hibrit hem de çok bulutlu bir dünya olduğunu biliyoruz ve müşterilerimizin iş yüklerini bulut ortamları arasında kolayca çalıştırmalarına yardımcı olmaya kararlıyız. Microsoft ve VMware ile ortaklığımız sayesinde müşterilerimiz, mevcut yatırımlarından en iyi şekilde yararlanabiliyorken bulut hizmetlerini de birbirine kolayca bağlayabiliyor.
Oracle Bulut (OCI) - Microsoft Azure Ara Bağlantı ile müşterilerimiz iş yüklerinin bir kısmını Azure’da ve aynı iş yükünün bir diğer kısmını ise Oracle Bulut’ta çalıştırabilmeleri imkanına sahiptirler. Bu işbirliği ile Microsft Azure ve Oracle Bulut, müşterilerine tüm faaliyetleri için ihtiyaç duydukları tüm bulut hizmetlerini ve uygulamalarını tek bir noktadan temin edebilme olanağı sunuyor.
Microsoft Azure ve Oracle Bulut’un birlikte çalışabilen ağ ve kimlik yönetimi ile bağlanması, ortamların taşınması sürecini de sorunsuz hale getiriyor. Bu ortaklık iki bulut arasında doğrudan, hızlı ve güvenli bir ağ bağlantısı sağlarken işletmelerin bu iki şirketten beklediği birinci sınıf müşteri hizmetleri ve desteğini de almaya devam etmelerine imkan sunuyor.
Oracle yazılımlarını Oracle Bulut ve Microsoft yazılımlarını da Azure üzerinde çalıştıran müşteriler için sunduğu birlikte çalışabilirlik özelliğine ek olarak bu ortaklık sayesinde Oracle E-İş Yönetim Sistemi veya Oracle JD Edwards ürünlerinin Azure üzerinde çalıştırılması veya Oracle Kendi Kendini Yöneten Veritabanı’nın Oracle Bulut’taki Exadata altyapısı üzerinde çalıştırılması gibi yeni ve yenilikçi senaryolar da geliştirilebiliyor.